Yeni bir maskülenlik mümkün mü?
Londra'daki V&A'in yeni sergisi Fashioning Masculinities: The Art of Menswear, erkek giyiminin 'gücünü, sanatını ve çeşitliliğini' kutluyor ve yeni bir maskülenlik mümkün mü sorusunu beraberinde getiriyor.
Son dönemlerde özellikle pandemi sırasında takım elbisenin düşüşe geçmesinden, dergi kapağında Gucci bir elbiseyle görünen Harry Styles'a kadar, cinsiyet kalıplarının zorlanmaya hatta yıkılmaya başladığı çağdaş görünümler moda dünyasının gündemini oluşturuyor. Londra'daki V&A'in erkek modasının gücünü, sanatını ve çeşitliliğini araştıran ilk büyük sergisi olan Fashioning Masculinities: The Art of Menswear, bu noktada 100 sanat eserinin yanı sıra yaklaşık 100 kıyafeti bir araya getirerek erkek giyimi odağında cinsiyet akışkanlığına farklı bir bakış getiriyor. V&A , türünün ilk retrospektifinde, Gucci'nin sponsorluğunda Vivienne Westwood'un 1980'lerin incir yaprağı baskılı iç çamaşırından, Kim Jones'un Virginia Woolf'un Orlando'sundan esinlenen 2021 Fendi 3D çiçekli elbisesine ve Christian Siriano'nun Billy Porter tarafından giydiği smokin elbisesine kadar, erkek giyim tarihinin izini sürüyor.
Toplumsal cinsiyete ilişkin güncel tartışmaların odağında, tarihi ve çağdaş erkek kıyafetleri arasındaki bağlantıları izleyen sergi cinsiyetler arasındaki katı bir çizginin olmadığını resmediyor. Sergide tasarımlar “eril” ve “dişil” olarak ayrıştırılan giyim parçalarına meydan okuyor ve erkek giyiminin tarihsel olarak tipik cinsiyet kalıplarına dayalı olarak görülen kodlarıyla oynuyor. Sergi, efsanevi tasarımcıların çağdaş görünümlerinin yanı sıra klasik heykel, Rönesans tablosu, ikonik fotoğraflar ve film dahil olmak üzere müzenin arşivinden çekile tnarihi hazineleri bir araya getiriyor.
Sergi Batı'nın erkek bedenini idolleştirmesine odaklanan Undress, erkek giyimde gösterişin rolü üzerine bir araştırma sunan Overdress ve koyu, kasvetli takım elbiselerin yükselişine damgasını vuran 19. yüzyıl erkek giyimine bir bakış sunan Redness olmak üzere üç bölümden oluşuyor. Erkeklik ideallerinin hâlâ şiddet ve toksisiteyi savunduğu günümüzde, sergi bu üç bölümde yaygın klişeleri baltalayan eleştirel bir inceleme sunuyor.
Günümüzde erkek giyimiyle ilgili belki de en heyecan verici şey, politik veya gösterişli, seksi veya göz alıcı, güçlü veya akışkan gibi temaların çeşitli kombinasyonları olsun, kendini ifade etme özgürlüğünün sağlanabilmesidir. V&A şovunun bu noktada maskülen tavırda yeni bir bakış yaratabilmesi ve kalıpların ötesinde akışkan tercihlere özgünlük kazandırması bekleniyor.