Hipnotize eden benekler: Yayoi Kusama
Renk, heyecan ve enerji. Yazın gelişiyle birlikte bu kavramlar içimizdeki coşkuyu ortaya çıkarıyor. Bu coşku sadece bizleri değil sanat dünyasını da etkisi altına almayı başarıyor. Dünyanın en önemli avangart sanatçılarından biri olan Yayoi Kusama da başarılı kariyerine yeni bir sergi daha ekleyerek yazın gelişini coşkuyla kutlayan sanatçılar arasında yer alıyor. Resim, enstalasyon, edebiyat ve sinema gibi disiplinleri bir arada sunduğu eserleri ile özgünlüğünü kanıtlayan sanatçı, bu kez rotasını New York’a çeviriyor. 92 yaşında olan Kusama’nın geçtiğimiz yıl yapılması planlanan ancak pandemi nedeniyle ertelenen sergisi bu kez doğru zamanda, şehrin en önemli merkezlerinden biri olan Botanik Bahçe’sinde sanat tutkunlarıyla buluşuyor. Eğer siz de bu buluşmaya dahil olmak isterseniz kapılarını 31 Ekim 2021 tarihine kadar açan sergiye bir göz atabilirsiniz.
Formlar ve desenler
Çalışmalarında her zaman doğadan ve bitkilerin dünyasından esinlendiğini dile getiren Yayoi Kusama bu kez New York’ta 250 dönümlük araziye yayılan bir sergi ile karşımıza çıkıyor. Formlar ve desenler ile kozmik bir evren yaratan sanatçı, bir kez daha farklı bir yaratım gücüne sahip olduğunu kanıtlıyor. Organik formlar ve nokta desenleri ile özgün imzasını oluşturan Kusama tüm yaz boyunca sanat tutkunlarına açık hava deneyimi sunuyor. Noktalı kumaşlarla sarılmış ağaçlar, balkabağı heykelleri, dev çiçekler… Sanatçının kozmik dünyasını ifade etmesini sağlayan tüm bu çalışmalar aslında sergiye retrospektif niteliği de kazandırıyor. Çünkü Kusama, çocukluk yıllarından itibaren bitkilere ve doğaya olan ilgisini eserlerine yansıtmayı tercih ediyor. Bu yüzden de her bir eser geçmiş çalışmalarından izler barındırıyor. Sanatçının üzerinde durduğu puantiyeler ve motifler aslında çoğu eseri ile bir bütünlük yarattığı için sanatçının sonsuzluk temasını da ortaya çıkarıyor.
Dönemsel izler
Başarılı sanatçının şu anda en güncel sergisi ‘Cosmic Nature’ olsa da aslında onun başarı hikayesi daha küçük yaşlardan itibaren başlıyor. Çocukluğunu büyükannesi ve büyükbabası ile bir fidanlık tesisinde geçiren Kusama, her ne kadar sancılı bir çocukluğa sahip olsa da yaşadığı olaylar onun bitkilere olan hayranlığını ortaya çıkarması sağlıyor. Dolayısıyla küçük yaştan beri ilgi duyduğu bitkiler, onun hayatında önemli bir role sahip oluyor ve yaralarını sanat ile iyileştirmesine yardımcı oluyor. Kusama’nın kurduğu: ‘’Her gün acı, kaygı ve korkuyla mücadele ederim. Hastalığımı iyileştiren tek yöntem, sanat yaratmaya devam etmek. Sanatın izini takip ettim ve hayatta kalmama izin veren bir yol keşfettim." cümleleri, yaşadığı bu sancılı süreci özetlemeye yetiyor. Çoğu sanatçı yaşadığı olayların sanatını etkilemesine izin verse de Yayoi Kusama bu etkiyi somut bir şekilde ifade ederek kendi çizgisini her daim koruyabiliyor.